Sol Ayağım

Bazen isyan ederiz ya, hayat çok zor gelir ya. Öyle zamanlarda Sol Ayağım adlı kitabı okuyanların yada aynı adlı filmi izleyenlerin aklına birden Christy Brown gelir.

Yanlış anlaşılmasın, bu haline şükret başına geleni kabullen söylemi değil tam tersi bugüne kadar duyup duyabileceğiniz en büyük mücadelenin anlatımı*.

Christy Brown’ın kendi hayat hikayesini sol ayağını kullanarak yazdığı hikayesini okuyanlar o isyan anlarında silkelenir ve kendine gelir, “Bunlar ne ki bana sinek vızıltısı” diyerek hayata daha bir sıkı sarılır, mücadelelerini daha bir şevkle yaparlar.

Bu kitabı okumadıysanız hemen şimdi kalkın gidip bir tane alın ve hemen okumaya başlayın derim. Filmini sonra izleseniz de olur, tembellik yok okumak inanın daha güzel.

Brown yirmi üç çocuklu bir ailenin, hayatta kalabilen onüç çocuğundan biri olarak Dublin’de doğmuş. Beyin felci ile dünyaya gelmiş ve uzun süre hareket ve konuşma yetileri olmadan yaşamış. Doktorlar tarafından başlangıçta Brown’ın zihinsel olarak da özürlü olduğu ve öleceği söylenmiş. Fakat annesi doktorların sözüne aldırmayarak oğlunun eğitilebileceğine inanmış. Annesinin bu çabaları sonuç vermiş ve Christy Brown sol ayağını kullanarak yazmayı ve resim yapmayı başarmış.

Yaşamı boyu yardıma muhtaç olarak yaşaması onun İrlanda’nın tanınmış yazarları arasına girmesini engellemedi. Dünya çapında bir üne kavuşmasını sağlayan eserlerini sol ayağıyla yazdı.

Katabı okuduktan sonra duygularınızı ve düşüncelerinizi duymayı çok isterim.

* Burada lafın gelişinden hikayesi demek geliyor insanın içinden ama eli hikaye yamaya gitmiyor, çünki bu bir hikaye değil bir yaşamın ta kendisi, o yüzden benim de elim gitmedi hikaye yazmaya anlatımı demem tamamen bu sebepten.

Bu yazı 2099 defa okundu