Seksenler

Haftaiçi akşamları , genelde bir çoğumuzun durumu (şayet bir programımız yoksa) yemek yemek ve sonrasında televizyonun karşında yayılmak oluyor.

Ben günün yorgunluğu sonrası hele ki film seyretme modun da değilsem binbir çeşit dizinin olduğu kanallarda zaplayıp duruyorum. Bir çok dizi de 20.bölümden 40.bölüme kadar bir gıdım ilerleme, yeni birkonu olmadığından beni bile sarmıyor artık :)

Zaten eşimden de ambargo yedim. No dizi. :)

Ama 2 hafta önce tesadüfen TRT1’den bir diziye denk geldik.

Seksenler.

Seksenler dizisi 1980’li yıllara komik bir bakış…

Türkiye’nin 32 yıllık geçmişinin ve değişiminin hikâyesi…

Seyrederken hem çok güldük hemde ağladık.Ne çok şey değişti yıllar geçtikçe.

Eğer denk gelirseniz mutlaka izleyin.

Tam tiyatro tadında. Oldukça nostaljik. Konusu öyle hoş ki…

80’ler,
Paranın az, sohbetin çok olduğu yıllar.
Aile kavramına nasıl sıkı bağlı olunduğunun ,aile fertlerinin aynı kaderi yaşadığı paylaştığı yıllar.
Fedakar babaların ,cefakar annelerinin değerinin gerçekten bilindiği yıllar.
Televizyonun siyah beyaz olduğu yıllar.
Ailenin erkek çocuklarının evin kömürünü taşıdığı yıllar.
Toz VİM’in olduğu yıllar.
Annenin misafir odasını misafir geldiğinde bile kullandırmadığı yıllar.
Yılbaşıların heyecenla tv karşısında 12 olunca dansöz çıkacak diye
beklenerek akrabalar komşular ile eğlenilen yıllar
Kütüphaneli çekyatın çok moda olduğu yıllar.
Kasetçiye liste verip kaset doldurulan yıllar.
Merdaneli makinenin olduğu ve çamaşır günün
İspanyol paça pantolon
Murat 131
Çay partisi
Travolta saç ….

Bu yazı 1242 defa okundu

Neslihan Zaralı
Latest posts by Neslihan Zaralı (see all)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.