Bir Dinozorun Gezileri

Değişik dönemlerde başta Avrupa olmak üzere bir çok ülke ve şehri görme şansına erişmiş biri olarak Mina Urgan’ın Bir Dinozorun Gezileri’nde paylaştıklarını büyük bir keyifle okuyacağınıza eminim.

Türkiye’nin çok zor dönemlerden geçtiği yıllarda çok parası olmadığı (önüne çıkan bir çok fırsatı da düşünceleri uğruna geri teptiği) halde bir hayli gezmiş Mina Urgan.

Kitabında anlattığı birçok Avrupa kentini görmüş olmak ve kendisinden değişik yıllardaki karşılaştırmalı anlatımları okumak gerçekten çok keyifliydi.

Gezerken en çok arzu ettiğim şeylerden biri o yabancı kentlerde yaşayan bir dostumun olmasıdır, bu anlamda Mina Urgan’ı çok kıskandığımı söylemeliyim zira kendisi bu konuda çok iyi bir çevreye sahipmiş o kesin.

Gezilerimizde evinde kalacak bize eşlik edecek bir dostun eksikliğini airbnb‘den kiraladığımız evler sayesinde gidermeye çalışıyoruz :p Bir süreliğine turist değil de oraların yerlisi gibi hissetmek gerçekten gezilerimize başka bir tat katıyor.

Paris’e duyduğumuz sevgi ve yeme içme konusundaki benzerliğimizin dışında İngiltere ve Amerika hakkında da düşüncelerimizin aynı olduğunu görünce şaşırmıştım ancak İngiliz insanlarıyla ilgili yazdıkları beni çok şaşırttı, zira ben de bugüne kadar tanıştığım tüm İngilizlerin soğuk ve kaba olduklarını düşünmüşümdür ama kendi ülkelerinde hiç de öyle değillermiş.

Siz de gezmeyi, yemeyi içmeyi seviyorsanız bu kitap size iyi gelecek, gezme, eğlenme ve daha iyi yaşama isteği uyandıracak o kesin.

İyi okumalar.

Bu yazı 1124 defa okundu