Hoşgeldin Kia Cerato
Şimdi, bu konu oldukça ilginç bir şekilde başladı.
Aslında ta buraya gelmeden önce başladı mevzusu.
Şöyle ki, Aralık 2010’da İstanbul’a geldiğimde tatil için bir öğrencimle buluşmuştum. Öğrencim Riyad’da 9 ay kalmış ve Kasım 2010’da Türkiye’ye geri dönmüştü.
Ben Riyad hakkında bilgi almak istiyordum ki kendisi bana çok yardımcı oldu.
Konuşmamız sırasında arabalardan da bahsettik.
Burada benzin ve arabaların çok ucuz olduğundan bahsetmişti.
Hangi marka araba kullanıyorsun soruma hoş bir cevap verdi; Hyundai Accent.
Gülümsememe engel olamamıştım. Zira 45derece sıcağın olduğu bir yerde insan daha güçlü(!) bir araç kullanmak ister diye düşünmüştüm.
Aradan zaman geçti ve Mart 2011’de buraya gelme konuşmaları yaptığım sırada Emi bana dedi ki “ister misin sana orada bir Hyundai versinler”.
Cevabım basitti ve aslında artık bu cevap tarzından vazgeçmeliyim; “O zaman beni eşşekler kovalasın”.
Sonrasını sanırım birçok defa paylaştım.
Burada ilk anda araç gerçekten problem oldu.
Kullanma şansımın olduğu ilk araç, hazır olun, Hyundai Accent’di. Ve bu muhteşem(!) araba ile 5 defa yoldakaldım. Arabayı itmekten tutun, yolda giderken motorunun durmasına kadar çeşitli hayırsızlıkları oldu.
Durumu ofistekilerle paylaştığımda bir orta yolun bulunacağı söylendi.
Ve geçen hafta orta yol için düğmeye basıldı.
Benim kriterlerime göre belirlediğim bir limitim vardı ama sonuçta şirketin satın alacağı bir araç olduğu için tercih edilen marka/model Kia Cerato oldu.
Bu sabahofise geldiğimde aracın hazır olduğu belirtildi ve 16:00’dan sonra teslim alacaktık. Yaklaşık 2 saat önce arabayı almaya gittim ve güzel bir yolculuktan sonra ofise geri geldim.
Hayatımda ilk defa Kia kullanıyordum. Otomatik vitesli arabadan sonra biraz komik geldi düz vitesli araç kullanmak. Ama aracın yeni olması, klimasının çok güzel çalışması ve içinin de oldukça temiz olması beni şu anda mutlu etmektedir.
Evet, Suud’da önce deveyi kaybettim, sonrasında ise bulduğum şeye sevindim.
Bu da bir insan yönetme taktiği aslında değil mi?
Bu yazı 2810 defa okundu
Bloguma http://ahmetanildindar.blogspot.com.tr/ adresinden erişebilirsiniz.
- Hoca Ne Düşünüyor? - 29/08/2014
- Türkiye’deki Yükseköğretimin Evrimi - 22/08/2014
- Ders Vermek… - 01/08/2014
Bir yanıt yazın