Güney İtalya gezimizin Pompei’den sonraki durağı olan Napoli İtalya’nın nüfusa göre üçüncü büyük kenti.

Vezüv yanardağının eteklerindeki ovanın denize bağlandığı bölgede yer alan şehir akdenizin en büyük limanlarından birine sahip.

Uzaktan gördüğüm Napoli limanı benim şu ana kadar gördüğüm en büyük liman.

Napoli’ye yaklaştığımızda buradaki yapılaşmanın bizdekine daha fazla benzediğini gördük.

İtlaya’nın en fakir nüfusunun büyük bir bölümünü barındıran Napoli’de evler bizdeki gibi çatısız ve çoğu sıvasız.

Bunun bir nedeni de Napolilerin İtalyan yasalarında küçük bir açığı keşfetmiş olması. İtalyan yasalarına göre evin sıvası bitmeden vergi alınamıyormuş. Bu nedenle Napoli’de evlerin sıvası hiç tamamlanmıyor.

Vezüv dağının eteklerindeki çok verimli ovada yetişen her türlü ürün Napoli’den avrupaya ihraç ediliyor.  Burada yetişen limonlar kavun büyüklüğünde. Bu limonlarda da limoncello dedikleri bir tür limon likörü yapıyorlar.

İtalyada’ki fiyatları Türkiye ile kıyaslar isek bölgelere göre üç temel kategoride toplandığını görürüz. Güney İtalya’daki fiyatlar bize göre pahalı, orta İtalya fiyatları bize göre çok pahalı , kuzey İtalya’daki fiyatlar ise çok çok pahalı. Bu nedenle almayı düşündüğünüz ufak tefek hediyelik var ise bunun için Napoliyi öneririm. En azından sadece pahalı.

İtalya tam bir marka cenneti, fakat bu markaların her biri ülkemizde mevcut, hatta bizdeki fiyatları çoğu yerde İtalya’dakinden ucuz.

Sizlere önerim hediyelik olarak İtalya’dan bizde olmayan değişik tatlar ve şaraplar getirmeniz olacaktır. Bu konuda gourme dükkânı adı verilen dükkanlar uygun fiyata değişik ürünler sunuyor. Bizde Napoli deki opera binasının hemen karşısındaki bir dükkana girerek birkaç parça alışveriş yaptık. Sizlere önerim, limoncello, kavuncello(meloncello), parmesan peyniri, porcini fungi (kurutulmuş mantar), renkli makarnalar, şaraplar, çilek şarabı,peperchino (çok çok acı bir biber) uygun fiyatlara alabileceğiniz orijinal şeyler.

Napoli’ye girdiğimizde bizi çöp dağları karşıladı. İtalya’nın Napoli kentinde oluşan çöp dağlarını bir kaç ay önce askerler temizlemiş olsada kısa zamanda yine çöp tepeleri oluşmuş. Napoli kentindeki Terzigno kasabasında geçen yıl 14 milyon euroya, Avrupa’nın en büyüğü olacağı belirtilen 135 kilometrelik alana yayılacak yeni çöp toplama tesisini protesto etmek için çöp sevkıyatına izin vermeyince kentte 2 bin 400 ton çöp birikmiş.

(bkz. http://webtv.hurriyet.com.tr/2/16573/0/1/napoli-copleri-yine-askere-kaldi.aspx)

Şehrin merkezinde Napoli kalesinin hemen önünde bir metro çalışması var. Fakat buradaki metro çalışması da Yenikapı marmaray akıbetine düşmüş. Yapılan kazıda eski bir liman bölgesi olduğu ve batık kalyonlar keşfedilince, metro kazısı arkeolojik kazıya dönmüş.

Rehberimiz bir dönem hayatını Napoli de geçirmiş. Bu nedenle Napolilerin yaşantısını yakından  tanıyor. Onun bize aktardığına göre Napoliler hayatta görebileceğiniz en tembel insanlarmış.  Eğer iki üç saat vaktiniz yoksa Napoli de bir restorana girip bir şey söylemeyin der. Garsonun aşçıya siparişi iletmesi yaklaşık 1 saat kadar sürüyormuş.

Bu şehirde hasarsız otomobil görmek imkânsız. Hatta rehberimizin anlattığına göre eğer birisi yeni bir araç alıp eve geldiğinde tüm eş dost aracın başına inip tekmeleyip çizerek araca nazarlık yapıyorlarmış. İtalyan sigorta şirketleri Napoli plakalı araçları kasko yapmıyormuş.

İşsizlik çok yüksek seviyede. Bunun birinci sebebi iş olmamasından ziyade iş beğenmemeleri. Bir dönem Arap yönetiminde kalan Napoli şehri Türkçe ve Arapçaya ortak kelimeler varmış.

Napoli kalesinden kuzeye gittiğimizde hatta tepedeki Manastırın olduğu bölgelerde çok zengin kişilerin yaşadığı güzel evler var. Şehirde dikkatimi çeken bir diğer nokta ise hemen hemen tüm evlerin balkonları olduğu ve balkonlardaki rengarenk çiçekler. En güzel balkonlu evler bu şehirde toplanmış.

Güneş etkisini kaybetmeye başladığında bizlerde Napoli şehrinin kuzeyindeki spagetti gibi birbirinin içerisinden geçen viyadüklerden yolumuzu bularak

Napoliyi arkamızda bıraktık

Yarın: Çiçekler Şehri Floransa

Bu yazı 4056 defa okundu